Bir sırrı saklamanın en iyi yolu, o sırrı unutmaktır.”
Barış’la İpek’i öpüşmek üzereyken gören Eren, çok sinirlenir. İpek ise, Eren’le yaptığı duygusal konuşmadan sonra, bir not bırakarak gitmeyi tercih eder. Barış’a çok sinirlenen Eren, Cemre’yle birlikte, ders vermek amacıyla Barış ve Emre’ye küçük bir oyun oynamaya karar verirler!
Erol Hoca, öldüğünü sandığı eski aşkı Elif’le karşılaştıktan sonra acaip değişir. Tıpkı gençliğinde olduğu gibi deli dolu ve hayattan zevk alan bir adam haline gelir. Bu durum başta Füsun ve Bayan Berbatov olmak üzere akademideki birçok kişiyi etkilemeye başlar!
Korkut’un annesi, Yasemin’i yemeğe davet eder. Panik olan Yasemin, yemeğe gitmek istemez. Hatta yemek yaklaştıkça korkuları, kabusa dönüşmeye başlar. Ancak herşeye rağmen kaderinden kaçamayacaktır!
Bir arkadaşlarının babasının acil kana ihtiyacı olması nedeniyle Cemre, adamla kan grubu uyuşan Gülçin’i ikna etmeye çalışır. Kan vermekten korkan Gülçin heyecanlanınca Mert’in sevgilisi olduğunu unutur. Unutkanlık sorunu gittikçe ciddileşen Gülçin, hastanede kan verdikten sonra, arkadaşlarının babasıyla konuşur. Adam Gülçin’e saklaması için bir CD verir. Gülçin ise daha hastaneden çıkmadan CD’yle ilgili herşeyi unutmuştur!
Mert Gülçin’e sevgili olduklarını nasıl hatırlatabileceğini düşünürken Korkut, en iyi çözümün besteleri olduğunu söyler. Mert büyük umutlarla herkesi karaoke bara götürür. Ancak Cemre ve Eren’in, Emre ve Barış’a karşı sürdürdükleri küçük oyunları da devreye girince, çocuklar başlarını belaya sokmadan duramazlar. Güzel başlayan gece, kızlara asılan bir kaç çocuk yüzünden kavgayla sonuçlanır! Döndüklerinde Gülçin, ne olduğunu hatırlayamadığı CD’yi, Mert’in karaoke bara giderken hazırladığı CD’lerle birlikte Mert’in evine bırakır!
Kızlar, ertesi gün kaza geçirdiğini sandıkları arkadaşlarının babasının vurulduğunu öğrenir. Endişelenen kızlar, Komiser Kemal’i ararlar. Komiser Kemal, kılık değiştirerek akademiye gelir. Bu arada esrarengiz iki adam, kızları takip etmeye başlar!..
Akademide kan bağışı kampanyası başlatan kızlar, kan vermekten korkan çocukları ikna etmeye çalışırır. Bora’nın içinde ne olduğunu kimseye söylemediği çantasını Gülçin’e emanet etmesi, kızların peşinde olan adamların dikkati çeker. Adamların çantanın peşine düşmesiyle, kan bağışı kampanyası, birden heyecanlı bir kovalamacaya dönüşür. Kovalamacanın sonunda Bora’nın çantasıyla kaçan adamlar, çantada aradıklarını bulamazlar ve bunun üzerine kızların evine gelirler!
CD’nin kızlarda olduğunu düşünen adamlar, istediklerini almadan gitmemeye kararlıdır. Ne yazık ki kızların adamların istediği CD hakkında en ufak bir fikirleri bile yoktur!..